Pinar'in damlalari...

Hayatimi, anilarimi ve guzel seyleri anlattigim, damla damla doldurdugum gunlugum.

31 Ocak, 2007

Bugun benim dogum gunum... :)

Tam 27 yil once bugun sabah saat 9:30'da ilk nefesimi aldim, ilk defa baktim dunyaya, annem ve babamla tanistim, ilk sutumu ictim, agladim azicik...

25 Ocak, 2007

Buzzzz ve Sobe :)

Havalar burada bir sogudu ve tam sogudu :( Once 18-20C gunesli bahar gunleri yasarken bir iki gun icinde dondurucu soguklar, buz yagmurlari basladi. Ben once aldirmadim, ilik basladi, gecer bu soguklar diye. Ama yok, ilinmak ne kelime, her gun daha da soguyor hava, ruzgarla ortaklasip donduruyor beni :( Ama yolda yururken gordugum suslu kiz manzaralari acimi biraz olsun azaltiyor. Ben kalin paltomun icinde kafamda bere, paltonun sapkasi, atkim sarili, elimde eldiven, altimda bot ve kalin pantolonlarla eskimo gibi dolasadurayim (zaten ruzgar biraz daha kuvvetli eserse sarip sarmalanmaktan yuvarlak hale gelmis olan ben gidecegim yere yuvarlanarak varicam) yanimdan gecen saclari bozulmasin diye acik kafayla dolasan, incecik ve kisacik montlarinin icine giydikleri suslu gomlek gorunen, dar pantalonlu usuyen kizlardan gozumu alamiyorum. Bunlarin bir de darmadaginik erkek versiyonu var ki sormayin, ustte sweatshirt, altta sort ve parmak arasi terlik. Bacaklar kipkirmizi, ayak parmaklari mor titreyerek dolasiyorlar. Yani bizim annelerimizle alakasi yokmus bunlarin annelerinin :) Insan yavrusunun soguklarda boyle cikmasina nasil izin verir :) Bazen islak sacla gezenleri de goruyorum, ben oyle birsey yapsam sanirim zaturreden kurtulamam :( Eger hasta olmuyorlarsa ne iyi tabii.

Neyse soguklari sikayetten sonra sobeme geceyim :) Cook uzun zamandir sobelenmemistim, sagolsun Cilek'cim beni sobelemis :) Hemen yaziyorum ve ben de Defne'yi, Lama'yi, ve de Morkoyun'u sobeliyorum. Iste benim hakkimda pek bilinmeyen 5 gercek:

1. Hayvanlari ve bebekleri/cocuklari coook severim. Cunku onlar en masum olanlar ve sevgiyi en cok geri yansitanlar. Incitilme sansiniz sifir oldugu icin istediginiz kadar sevebilirsiniz diye dusunuyorum. Bir de saatlerce cocuklar icin olan oyunlardan oynayabilirim, sikilmam ;)

2. Yeni ortamlarda, yeni tanistigim insanlara karsi cok cekingen ve cok utangacimdir. Hemen yuzum kizarir. Ama ortama bir alisayim kimse tutamaz beni. Hele yakin arkadaslarima neler yaptigimi burada yazmasam daha iyi olur :)

3. Insanlari ilk goruste cok iyi taniyamam :( Bazen cok sevdigim birinden iyi bir kazik yerim otururum, bazen de hic sevmedigim biriyle bitmeyecek bir dostluga baslarim.

4. Banyodan 30 dakikanin altinda bir sureden erken cikamam, iyice yikandigima emin olmam lazim :) Ama hergun yikanmasam olur.

5. Simetriye ve (evdeki ve kiyafetlerimdeki) renk uyumuna onem veririm :) Kuaforumu sacimin her yeri ayni uzunlukta olsun diye ugrastirdigim cok olmustur. Ama gittikce azaliyor bu ugrasim vakit kisitlamasi yuzunden.

Iste boyle :) Simdi merakla arkadaslarimin cevaplarini bekliyorum...

23 Ocak, 2007

Kis zamani cilt bakimi :)


Bu donem arastirmamla ilgili oldugu icin adi "deri" olan bir ders aliyorum. Zaten kurumakta olan ellerim ve dudaklarim yeteri kadar ilgi istiyordu, bu dersi almaya baslayinca cildime daha da dikkat eder oldum. Daha iki hafta olmasina ragmen oldukca sey isledik, derinin yapisi, tirnaklar, saclar veee hastaliklar! Kis gunesinden aldigimiz ultraviolet isinlar bile cildin kanser riskini arttiriyormus, ve bakimsiz kuru cilt daha cok kimyasali gecirebiliyormus. Ayrica daha cabuk yaslanma belirtilerini gosterdigini soylememe gerek yok sanirim. Bunlari ogrenince bir dergide okudugum birkac noktayi paylasmak istedim hem daha genc gorunen hem de saglikli bir ciltle yasamak icin. Normal ya da kuru cildiniz varsa ilik dus alin. Dustan hemen sonra havluyla hafif dokunuslarla iyice kurulanin ve 2-3 dakika icinde nemlendirici surun. Eger hava gunesliyse (kis dahil) acikta kalan yerlerinize ve ozellikle yuzunuze koruyucu faktorlu kremler uygulayin. Cantanizda, bas ucunuzda, ofiste cekmecenizde ufak kutularda olan kremlerden bulundurun, boylece ihtiyac duydugunuzda hemen nemelenebilirsiniz :) Bol bol su icin, E vitamini ve doymamis yaglar ceren besinler tuketin (balik, findik fistik, avakado gibi). Uykunuza dikkat edin, ozellikle gece 11 sabah 4 saatleri arasinda, hem cilt hem de vucut icin onemli olan bir hormon sadece karanlik bir ortamda uykudayken salgilanabiliyor. Bir de alkol tuketiminizi ve sigarayi azaltin (eger kullaniyorsaniz).

17 Ocak, 2007

Ikiz isteyenler icin

Eger ikizleriniz olsun istiyorsaniz bol bol sut, peynir ve yogurt tuketin. Sadece kemiklerinizi guclendirmekle kalmayip, ikiz dogurma sansinizi da arttirmis olacaksiniz :) Yeni yapilan bir arastirmanin bulgularina gore bu besinlerin icindeki insuline benzeyen buyume faktoru adli protein ikiz bebek ihtimalini arttiriyormus...

16 Ocak, 2007

Havadan sudan

Yeni yilla birlikte ustume bir rehavet coktu, pek birsey yapasim kalmadi. Havalar da sogudu iyice, oysa son 10-15 yilin en ilik kisini geciriyorduk sanirim. Bulutlu karanlik gunlerde yataktan cikmak istemedigim zaman keske okul ve isler iptal olsa, herkes evinde oturup sicak sicak kafa dinlese diyorum. Zaman da yine hizlandi sanki, yetmiyor gunler. Ara sira isaret parmaklarimi birbirine degdiriyorum dizideki kiz gibi :) ama henuz beceremedim zamani durdurmayi. Ara sira eski zamanlara gidiyorum, havanin serinigi, bulutlarin grisi, bir arabanin gurultusu beni farkinda olmadan kaydettigim anlara goturuyor. Bazen burnumun diregi sizliyor o zaman. Sonra dusunuyorum, ileride birgun de bugunu oyle anacagim. Dusuncelerimin arasinda dolasirkan kendimi tanimadigimi farkediyorum gittikce. Hani bazi insanlar vardir rahat rahat soylerler ben hep bunu yaparim, soyle davranirim, bunu isterim, onu severim diye. Ben zamanla iyice anladim ki kendimde belledigim birkac temel sey haric hicbirseye kesin benim ozelligim diyemiyorum. Zevklerim, merak ettiklerim, begendiklerim, denediklerim kocaman bir yelpaze gibi hem hemen hemen herseyi kapsiyor hem de birbiriyle alakasiz, uzak. Mesela hangi tur muzikten hoslanirsin derseniz once pop ve rock diye baslarim, sonra latin, sonra Turk sanat muzigi diye devam ederken arabeske bile dalabilirim. Ve zevkle dinledigimi gorursunuz boyle alakasiz sarkilari arka arkaya. Arabayla yolculuk yaparken yapabildigim en iyi sey muzik dinlemek, kesinlikle birsey okuyamiyorum :( Su Ipod ve benzeri aletler imdadima yetisiyor bu gibi zamanlarda, sadece bir kaset ya da CD'ye bagli kalmadan atlaya atlaya arsivdeki butun muzikleri dinleyebiliyorum. Ve Queen, Tarkan, Sertab, Pastora Solar, Alejandro Fernandez, vb, vb derken denk geldi mi basliyorum Zeki Muren, Orhan Gencebay'a :) Bir de sanirim 10 yil (belki daha uzun zaman) once kesfettigim Onur Akin'a. En sevdigim sarkisi Seviyorum Seni, sozler yani siir Nazim Hikmet'e ait. En iyi bulabildigim klip bir konserinde cekilmis, eger sazli sarkilardan hoslaniyorsaniz tiklayin asagidaki videoya. Ben de dusunmeye devam edeyim biraz daha...

08 Ocak, 2007

Buche de Noel - Yilbasi pastasi - Odun/Kutuk/Agac Pasta


Ailece evde yilbasi kutladigimiz zamanlarda babam bu pastadan alip gelirdi, hem goruntusu hem de tadi cok guzel olan bu pastanin bu kadar kolay yapildigini ve bir gun benim de yapacagimi o zamanlar tahmin etmezdim. Televizyonda yemek kanalinda ve de buradaki bir firinin yilbasina ozel pastalar listesinde gorunce ozendim, kollari sivadim, bir noel icin bir de yilbasi icin iki kere yaptim hatta.


Yukaridaki noel icin, yandaki de ablamizda kutladigimiz yeni yil icin yapilmis olani.

Rulo pasta:
4 yumurta (sarilarla beyazlari ayrilmis)
1 bardak seker
1 bardak un
1/2 paket (1 tatli kasigi) kabartma tozu
1/2 paket (1 tatli kasigi) vanilya

Yumurtalarin sarilari ile beyazlarini iki ayri kaseye ayirip once beyazlari kopuk kopuk olana kadar cirpin, sonra sarilarla sekeri acik sari renk alincaya kadar cirpin, beyazlari ekleyip karistirin. Ustune elenmis un, kabartma tozu ve vanilyayi ekleyip iyice karistirip ustune yagli kagit serilmis dikdortgen tepsiye dokup (yayip) onceden 175C (350F) isitilmis firinda 13-15 dakika hafif pembelesinceye kadar pisirin. Bu noktada fazla pisirmemek kekin kurumayip kolay rulo yapilmasi icin onemli. Pisen keki hafif ilininca altindaki yagli kagidin yardimiyla rulo haline getirin ve soguyuncaya kadar bekleyin. Bu noktada kek soguyunca isterseniz strech film ile sarip buzdolabinda iki gun kadar bekletebilirsiniz. Kek soguyunca acip sutle islatip ustune visne receli surdum, ustune de krema (tarifi asagida) surup tekrar sarip dolapta (yaklasik 1 saat) seklinin sabitlestirmesini sagladim. En son olarak da ince bir kat ganasla (tarifi asagida) kaplayip tekrar 5 dakika dolaba koydum, sonra bir kat daha ganas surup catalla agac kabugu susu verip dolaba kaldirdim. Pasta iyice sogurken suslemek icin seker hamuru (fondant) ile mantar ve kozalak yaptim, kahverengi icin kakao eklemek yeterli, diger renkler icin gida boyasi kullandim. Ayrica marzipan da kullanilabilir seker hamuru yerine. Kozalak icin yumurta sekline sokulan hamuru temiz bir makasla kalindan ince tarafa dogru kese kese yaptim. Noel icin olanda evde olan cikolatali pastadan yuvarlaklar kesip kaya susu verdim. Pastayi servis tabagina koyup suslemelerini tamamlayinca kakao ve toz seker serpip kar ve toprak susu verdim. Ayrica artan ganasi da zemine surup camur yapmayi da ihmal etmedim. Yilbasi icin olan muhtesem susler ise yegenimin eseri, o daha da ileri gidip karinca bile yapti :) Ve de gunun anlamina yakisan 2007 yazisini.

Kremasi:
Iki seferde de acelem oldugu icin kolaya kacip 1 bardak sivi kremayi 1/8 bardak seker ve 2 yemek kasigi kakao ile cirptim. Bunun yerine krem santi de olabilir, ama guzel bir muhallebi daha iyi olur sanirim. Icine cikolata parcalari da ekledim. Boylece visneler ve krema kara orman pastasini andirdi.

Ganas:
1/2 bardak sivi krema
1 yemek kasigi tereyagi
1 yemek kasigi seker
180 gram aci cikolata

Krema, yag ve sekeri bir tencerede 1-2 dakika kaynatin, seker iyice erisin. Kucuk parcalara kirdiginiz cikolatayi (tercihen) metal bir kaseye (yoksa cam da olur) koyun, ustune kremayi dokup 5 dakika bekletin, sonra putursuz oluncaya kadar iyice karistirip oda sicakligina gelmesini bekleyin.

04 Ocak, 2007

Yeni yilin ilk tarifi - Peynirli pufidikler


Bu pufidikler kahvalti icin ya da caya gelen misafirler icin birebir. Hem lezzetli hem de coook pratik. Eger kucuk muffin kaplariniz varsa cok sirin de olacaklar. Ben yeni yilin ilk haftasonunda mutlaka deneyin derim.

Malzemeler:
3 yumurta
1 bardak sut
3/4 bardak un
3/4 bardak peynir (asil tarifte parmesan diyor, ben beyaz peynirle yaptim cok guzel oldu, ama kasar olmaz sanirim aklinizda olsun)
1/2 tatli kasigi tuz
1 avuc kiyilmis maydanoz
Isterseniz karabiber ve kekik de guzel olur.

Yapilisi:
Eger varsa blendera hepsini koyup bir guzel karistirin, yoksa mikserle de cirpabilirsiniz. Yaglanmis (spreyler cok ise yariyor) muffin kaplarina dokup (2/3'unu dolduracak kadar), 200C (400F) firinda 20-25 dakika iyicek kabarip pembelesinceye kadar pisirip, ilik ilik servis yapiyoruz. Bu arada onemli bir nokta en azindan 20 dakika firinin kapagini kesinlikle acmamak, yoksa pufidikler sonuveriyor. Afiyet olsun.